Tatil Günlerinizde Kendinizi Nasıl Şarj Edebilirsiniz

Yeni CV örneklerini incele

İşyerinde geçen bir hafta kadar sürenin sonuna gelindiğinde programınızda bir kendinizi şarj edebileceğiniz bir gün bulmalısınız ve kendinizi şarj etmeye vakit ayırmalısınız.

Kendinize iyi bakmak, uzun vadeli kariyer başarınızı planlamanın en iyi yoludur. Ancak kendinize bakmanın ve Netflix'in önünde uyuklamanın arasında büyük bir fark var. Boş zamanınızda dinlenmelisiniz ve ihtiyacınız olan enerjiyi depolamalısınız.

Kâr amacı gütmeyen sektörlerde olanlarımız bilinen bir şekilde aşırı işlenmiş ve bunalmış durumdalar. Bitmeyen görevler listemiz, müşterilerimiz ve bağışta bulunanlarımız için yaptığımız duygusal çalışma ile daha da kötüleşmektedir. Birçoğumuz ırkçılık, yoksulluk ve hastalıkla ilgili zor olan sorunlarla uğraşıyoruz ve zor işlerimiz daha da zorlaşıyor. Ayrıca diğer işler de aynı ölçüde zor ve problemli.

Eziyetten kurtulmak zor ve sık sık tatil günlerimizde de zorlanıyoruz. Fakat bunları yapmak iyi hissetmenize neden olabilir.

Öz bakım günlerinizin sizi normal bir iş gününe kadar tükettiğini fark ettiyseniz, gevşeme yaklaşımınızı yenilemenin zamanı geldi. İşte birkaç ipucu.

1. Küçük işleri ilk fırsatta halledin

İş yerinde meşgul olduğunuzda günlük görevler radarınızdan düşme eğilimi gösterir. Her ne kadar tatil günleriniz bu iş yerlerine yetişmek için mükemmel bir zamansa da bütün gününüzü ele almadıklarından emin olun.

Bakkal, çamaşır yıkama ve eczanedeki yoğun zamanlardan kaçının, böylece her şeye hızlı ve verimli bir şekilde bakabilirsiniz. En acil görevleri önceliklendirin ve işleri başlatın - ancak bir günde her şeyi yapmaya kalkışmayın.

2. Sessizliği tecrübe edin

Ofis hayatı yüksek seslidir. Bir kulaklığa veya kulaklığa sahip özel bir ofise sahip olsanız bile, genellikle kulaklarınız yorulur. Aslında sık sık kendimi radyo dinlerken buluyorum. Ama buna alışkın olduğum halde, arka plandaki ses benim gerçekten yoğunlaştırmamı engelliyor.

Bu yüzden tatilinizde huzur ve sessizliğiniz olması çok önemlidir. Ben meditasyon türü değil, ama kendimi bir kaç saat bahçeye bırakmaya ya da sessizce okumaya özen göstermeye çalışıyorum; kendime bir seferde bir şey ayarlamama şansı veriyorum. Kızının boyama kitaplarını ödünç alan bir arkadaşım var ve boya kalemleriyle sağlam bir 15 dakika sessiz vakit geçiriyor. Eski bir iş arkadaşım, vücuduna ve doğaya yeniden bağlanmak için huzurlu bir zaman olarak 30 dakikalık bir koşu alan bir koşucudur.

3. Vücudunuzu Hissedin

Bir gün izin alacağım zaman, TV önünde olmak çok kolay olurdu -benim tipik iş günlerim bilgisayar ekranının önünde oturduğundan, bu konuda onarıcı bir şey yok aslında.

O yüzden ayağa kalkın! Spor salonuna gitmek zorunda değilsiniz, ancak dansınızı bir dairede dolaşmaya veya kapalı alanda nefes almaya adapte edeceksiniz, çok fazla değişen bir şey olmuyor.

Hepimiz, bu egzersizin mutluluk endorfinleri arttırdığını ve stresini azalttığını biliyoruz. Düzenli programınızı yapamıyorsanız, günün sizin tarafınızdan geçmesine izin vermeyin. 20 dakikalık yürüyüş bile önümüzdeki birkaç gün boyunca stres seviyenizi olumlu yönde etkileyebilir.

4. Zaaflarınızı Geciktirin

İş sonrası ritüeliniz ne olursa olsun, tatil gününüzde normalden önce başlamak isteyebilirsiniz. Bununla birlikte, sadece tatiliniz boyunca yapabileceğiniz tüm olumlu şeyleri ertelemenizi öneririm. Örneğin: normal bir günde işten çıkınca bir ritüelin varsa onu ihmal edebilirsiniz.

5. Sizi Bağlayan Bir Şey Yapın

Örneğin, beslenme eğitimi vermeyi amaçlayan bir topluluk örgütü için çalışıyorum-yine de günlerimde bahçemde çalışmaktan ve yemek pişirmekten daha fazla bir şey yapmam. Bunlardan hiçbirini hayatım olarak düşünemiyorum ve nasıl yeşil alana ve sağlıklı yemeğe erişebileceğimi düşünmüyorum. Tam zamanlı görevimin misyonunu, bana hibe tekliflerini öğütürken unutamayacağım şekilde kişisel kılıyor.

Bunu kendi kendime merhamet davranışı olarak görüyorum. Kendinizi neden ilk etapta işinizi zora sokmak için zorladığınızı kendiniz hatırlatıyorsunuz ve bu işinize bağlanmayı sağlıyor. Kendiniz için bir sebep bulun.