Yeteneklerini Geliştir Tansu Özveren

Travis Bradberry iş hayatının başlangıcından geldiği noktaya kadar edindiği 12 dersi bize yol göstermek için sıralıyor, gelin birlikte göz atalım.

Kendinizi riske atıp kariyerinizin sorumluluğunu üstlenmek boş iş değil. Bu ister kariyeri değiştirme olsun, ister okula geri dönmek ya da kendi işinize başlamak için işten ayrılmak olsun, oldukça cesaret gerektiriyor.

Fakat cesaret sizi ancak buraya kadar getirecektir. Cesaretinizi toplayıp şansınızı denediğinizde, yolunuzun en fazla yüzde 5’ini tamamlamış oluyorsunuz. Yani hala bu yeni çabanızda yol kat etmelisiniz ve bu en büyük korkularınızla (sizi ilk adımı atmaktan aciz bırakan korkular)  karşılaştığınızda oluyor.

Sizi kendim gibi varsayıyorum; yani mükemmel bir danışmanınızın yok, kariyerinizde dikkat etmeniz gereken her önemli adımı size açıklayacak zengin bir amca ya da bir başkasına da sahip değilsiniz.

Gördüğünüz gibi neredeyse 20 yıldır bir patronum yok. Sonunda kendi start-up şirketim TalentSmart’ı (bir partnerle)  kurmaya çabalamak için okulumdan mezun olmadan sörf mağazasındaki işimi bıraktım.

Kendi işimi kurduğumda risk almak için, ki kariyerimi ilerletmek için buna ihtiyacım vardı, bütün o azim ve arzuya sahiptim. O zamanlar başarmak için tüm ihtiyacım olanın bu olduğunu düşünmüştüm.

Öyle değildi. Bunu dışında, yönlendirilmeye de ihtiyacım vardı. O olmadan bazı zor (ve genelde acı veren) dersler aldım.

Aldığım en büyük dersleri sizinle paylaşmak istiyorum böylece kariyerinizle ilgilenirken size yardımcı olabilirler. Geri dönüp o derslere baktığımda, hepimiz için gerçekten mükemmel hatırlatıcı olduklarını fark ediyorum.

1. Özgüven İlk Sırada Gelmeli

Başarılı insanlar genelde özgüveni dışarı yansıtırlar- kendilerine ve yaptıklarına olan inançları oldukça aşikârdır. Fakat onları özgüvenli yapan şey başarıları değildir. Özgüven en başından beri oradadır.

Şöyle düşünün:

1. Şüphe şüpheyi doğurur. Eğer siz kendinize, fikirlerinize ve yeteneklerinize inanmıyorsanız neden başkaları size inansın?

2. Yeni mücadelelere ulaşmak özgüven gerektirir. Korkak ya da güvensiz insanlar içinde güvende olduklarına inandıkları o konforlu alandan ayrılmazlar. Fakat bu alanlar da kendiliğinden genişlemez.

Özgüveni eksik insanların sonu olmayacak işlerde sıkışıp kalmasının ve değerli fırsatların ellerinden kaçmasına izin vermelerinin nedeni budur.

3. Özgüvensiz insanlar genelde kendilerini harici durumların insafına kalmış hissederler. Başarılı insanlar engeller tarafından durdurulmazlar ki bu her şeyden önce nasıl yükseldiklerini anlatır. Özgüven, başarılı bir kariyer için temel bir ilkedir ve ona sıkı sıkıya sarılmak sizi hayal bile edemeyeceğiniz yerlere götürür. Sizin dışınızda kimse sizi başarmak istediğiniz şeyden alıkoyamaz. Kendi şüphenizle kurduğunuz bariyerleri yıkmanızın zamanı geldi.

2. Kendi Kurduğunuz Hayatı Yaşıyorsunuz

Bir durumun kurbanı değilsiniz. Kimse size, karşısında durduğunuz değer ve arzular doğrultusunda karar verdirip harekete geçmeye zorlayamaz. Şu an içinde yaşadığınız şartlar sizin kendi şartlarınız, onları siz yarattınız. Aynı şekilde geleceğiniz de sizin elinizde. Köşeye sıkışmış hissediyorsanız, muhtemelen hedeflerinizi gerçekleştirmek ve hayallerinizi yaşamak için gereken riski almaktan korktuğunuz için.

İş harekete geçmeye geldiğinde, tırmanmak istediğiniz merdivenin en altında olmanın, tırmanmak istemediğiniz merdivenin en üstünde olmaktan her zaman daha iyi olduğunu unutmayın.

3. Meşgul Olmak ve Üretken Olmakla Aynı Şey Değildir

Çevrenizdeki insanlara bakın. Hepsi çok meşgul görünüyor. Bir toplantıdan diğerine geçiyorlar, birbirlerini mail yağmuruna tutuyorlar. Fakat kaç tanesi gerçekten üretiyor, yüksek düzeyde bir başarı elde ediyor?

Başarı hareketten ve eylemlerden gelmez. Odaklanmaktan – vaktinizin etkili ve üretken bir şekilde kullanıldığından emin olmaktan, gelir. Bir gün içinde herkesle eşit saatlere sahipsiniz. Kendinizinkine akıllıca kullanın. Sonuç olarak kendi faaliyetinizin ürünüsünüz, kendi çabanızın değil. Çabalarınızın sonuçlanan görevler için harcandığından emin olun.

4. Bağlantılı Olduğunuz Şeyler Kadar İyisiniz

Çevrenizi size ilham veren, daha iyi olmak istemenizi sağlayacak insanlarla doldurmak için çabalamalısınız. Muhtemelen öyle de yapıyorsunuz. Peki ya sizi aşağı çeken insanlar? Neden onların hayatınızın bir parçası olmasına izin veriyorsunuz? Sizi değersiz, tedirgin, ve yavan hissettiren biri zamanınızı harcıyor ve kuvvetle muhtemel, öyle görünmenize neden oluyordur. Hayat bu tip insanlarla iletişimde olmak için çok kısa. Bağlarınızı kesmelisiniz.

5. İç Sesinizin Negatif Tarafını Susturun

Kariyerinizle ilgilendiğiniz zaman, her zaman sizi pohpohlayacak biri olmayacak. Bu kendinizden şüphe etmenin etkilerini büyütür. Ne kadar negatif düşüncelere dalıp giderseniz, onlara o kadar güç vermiş olursunuz. Negatif düşüncelerimizin çoğu sadece düşüncedir, gerçek değil. Kendinizi iç sesinizin söylediği negatif ve karamsar şeylere inanırken bulduğunuzda, durmanın ve onları bir yere yazmanın vakti gelmiş demektir. Kelimenin tam anlamıyla, durun ve ne düşündüğünüzü yazın. Düşüncelerinizin negatif ivmesini yavaşlatmak için zaman ayırdığınızda, onların gerçekliği hakkında daha gerçekçi ve anlayışlı olacaksınız.

6. “Farz edelim” ile Başlayan Sorular Sormaktan Kaçının

“Farz edelim” ifadesi amacınıza ulaşmanızı engeller stres ve endişe ateşini körükler. İhtimaller milyonlarca farklı yola gidebilir ve ihtimaller için endişelenmeye ne kadar çok zaman harcarsanız, hareket edip üretken olmaya o kadar az zaman kalır. “Farz edelim” li sorular sormak sizi sadece istemediğiniz ya da gitmeye ihtiyacınızın olmadığı yerlere götürür. Tabii ki senaryo planlaması gerekli ve etkili bir planlama tekniğidir. Buradaki asıl ayrım geleceğiniz hakkında stratejik düşünme ve endişelenme arasındaki farkı bilmeniz.

7. Egzersiz ve Uykuyu Düzenleme

Kaliteli bir uykunun önemi hakkında size ne desem az. Siz uyurken beyniniz gün içindeki sinirsel hareketlerinizin yan üretimi olan nöronlardan zehirli proteinleri temizler. Ne yazık ki beyniniz bu zehirli proteinleri yeterli şekilde yalnızca siz uyurken temizleyebilir. Bu yüzden uykunuzu yeteri kadar alamadığınızda zehirli proteinler beyin hücrelerinizde kalır ki bu düşünme yeteneğinizi zayıflatarak hasara neden olur, bu kahvenin telafi edebileceği bir şey değildir.

Kendi hakimiyetiniz, dikkatiniz ve hafızanız yeterince ve doğru şekilde uyku almadığınızda azalır. Uyku eksikliği stres hormonunun seviyesini herhangi bir stres tetikleyicisi olmadan yükseltir. Bu muazzam bir şekilde üretkenlik kısıtlayan bir şey. Hırslarınız sizi genelde üretken kalmak için uykunuzu feda etmek zorundaymışsınız gibi hissettirir fakat uyku eksikliği gün içinde üretkenliğinizi o kadar düşürür ki uyumanız içine düştüğünüz durumdan daha iyi.

Eastern Ontario Araştırma Enstitüsü bir araştırmada 10 hafta boyunca haftada iki kez egzersiz yapan insanların sosyal olarak akademik olarak ve fiziksel olarak daha yetkin hissettiğini ortaya çıkardı. Fiziksel görünümlerini ve özgüvenlerini puanladıklarında daha yüksek sonuçlar elde ettiler. Hepsinden iyisi özgüvenlerini artıran vücutlarındaki fiziksel değişimin yanı sıra, tüm değişimi sağlayan ve vücuda anında salgılanan endorfindi. Siz de bu değişimi yaşamak istiyorsanız, egzersizlerinizi planlayın yoksa günler elinizden kayıp gider.

8. Küçük Zaferleri Kovalayın

Küçük zaferler büyük bir şeyin peşine düştüğünüzde önemsiz gözükebilir, fakat küçük zaferler, beynin ödül ve motivasyon için sorumlu bölgelerinde yeni adrojen algılayıcı sinirler üretir. Androjen algılayıcılarındaki bu artış testosteronun etkisini artırır ki bu özgüveninizi ve ileriki zorlu görevlerle uğraşma isteğinizi artırır. Küçük zaferler elde ettiğinizde, özgüveninizdeki artış aylar boyu sürebilir.

9. Gerçekten İstemedikçe ‘Evet’ Demeyin

Berkeley California Üniversitesindeki yürütülen bir araştırma gösteriyor ki hayır demede ne kadar zorluk çekerseniz, o kadar stresli, tükenmiş, hatta depresyona meyilli olursunuz. Hayır demek aslında pek çok insan için oldukça zor. ‘Hayır’ ustalıkla kullanmaktan korkmamanız gereken güçlü bir kelime. İş bunu söylemeye gelince, “Yapabileceğimi sanmıyorum.” Ya da “Emin değilim.” gibi kalıpları kullanmaktan kaçının. Yeni bir göreve hayır demek daha önceden varolan görevlerinize saygınızı gösterir ve görevlerinizi başarılı şekilde tamamlamanızı sağlar.

10. Mükemmelliği Saklamayın

Mükemmelliği hedefiniz olarak görmeyin. Mükemmellik diye bir şey yok. İnsanoğlu olarak doğamız gereği hata yapmaya meyilliyiz. Mükemmellik, amacınız olduğunda, sizi pes ettirecek ya da çabanızı azaltacak hiç bitmeyen bir başarısızlık duygusuyla baş başa kalırsınız. Vaktinizi başaramadığınız ve farklı yapabileceğiniz şeyler hakkında yakınarak harcamayı bırakmalı bunun yerine şu ana kadar başardığınız ve ileride başaracaklarınız hakkında heyecanla ilerlemelisiniz.

11. Çözüm Odaklı Olun

İlginizi odakladığınız yer duygusal konumunuzu belirler. Yüzleştiğiniz problemlere takılı kalırsanız, sizi hedefinize ulaştıran yeteneğinizi engelleyecek negatif duygular yaratıp devam ettirirsiniz. Eylemlerinize odaklandığınızda kendinizin ve durumunuzun daha iyi tarafını ele alır, pozitif duygular üreten ve performansınızı artıran kişisel bir yarar algısı oluşturursunuz.

12. Kendinizi Affedin

Hata yaptığınızda, kendinizi affedip yolunuza devam etmeniz çok önemli. Hatalarınızın sizi nasıl hissettirdiğini görmemezlikten gelmeyin fakat onların içinde de kaybolmayın. Bunun yerine, dikkatinizi gelecekte geliştirmek için yapacağınız şeylere çevirin.