İş Hayatında Başarı Toptalent

The Last Dance: Michael Jordan Belgeselinden 3 Kariyer Dersi

Yeni CV örneklerini incele

Etkili iletişim, öz farkındalık, inovasyon, hedefi başarmak gibi konularda liderlerden ilham alacağın Entrepreneurial Leadership eğitimini keşfet!

Amerikalı profesyonel basketbolcu Michael Jordan'ın ve NBA takımı Chicago Bulls'un 1990'lardaki öyküsünü anlatan The Last Dance belgeseli, 19 Nisan 2020 tarihinde Netflix'te yayınlandı. 10 bölümden oluşan The Last Dance, heyecan verici, ilham veren, sürprizlerle dolu ve harekete geçiren bir belgesel. Bu nedenle pek çok anlamda ders çıkarılabilmek mümkün.

Özellikle kendini motive etme, liderlik ve başarı söz konusu olduğunda, hemen hemen herkesin takdir edebileceği ve öğrenebileceği çok şey var. Çünkü Michael Jordan'ın destansı kariyeri, olağanüstü başarı elde etmek için gerekli olan zihniyet üzerinde oldukça etkili olacaktır.

Yani, bu mini belgesel dizi sadece spor tutkunlarına değil, aynı zamanda kariyer hayatında önemli başarılar elde etmek isteyenler için de hayati derslerle dolu. İşte The Last Dance belgeselinden çıkarılabilecek üç kariyer dersi!

1. Birçok kişi bir şampiyonluğu kazanmak için kendilerini motive edebilir, ancak pek çok kişi birden fazla kazanmak için kendilerini motive edemez.

Bu, belki de Jordan'ın başarı öyküsünü ele alan The Last Dance belgeselinin yapılmasının arkasındaki ana motive edici faktördü çünkü Michael Jordan'ın bu belgesel üzerinde etkili bir kontrole sahipti.

Basketbol tarihine tüm bu MVP kupalarını kazanan kişi olarak değil, tüm bu NBA şampiyonluklarını kazanan kişi olarak damga vurmak istedi. NBA tarihinde, Jordan'dan daha fazla NBA şampiyonluğuna sahip başka oyuncular olmasına rağmen, hiç kimse takımına onun modern NBA döneminde yaşattırdığı kadar başarı yaşattırmadı. Tam 6 kez Chicago Bulls takımının şampiyon olmasını sağladı.

The Last Dance ise tam olarak bu başarıyı gözler önüne seriyor. Evet, belki Jordan tüm bu şampiyonlukların en önemli kısmında değil fakat kendisini ve takımını motive etme yeteneği bu başarıların elde edilmesinde önemli bir rol oynuyor.

Michael Jordan kendisini motive etmek için her türlü yolu kullanma yeteneğine sahipti. Senin de onun gibi kendini motive etmenin yollarını bulman gerekir. Başarı için çabalamak kolay değil ancak en üst düzeyde başarılı olmak istiyorsan, motive olmanın bir yolunu bulman gerekecek. Bu, uzun vadede kazanmak ve başarılı olmak istiyorsan, dış faktörlere bel bağlayamayacağın anlamına gelir çünkü dış faktörler asla gelmeyebilir. Etrafında her zaman üzerine titreyen, seni öven ve sürekli pışpışlayan insanlar olmayacak.

Kendinize güvenmen, daha fazla çalışmak istemen ve olabileceğin en iyi sen olman için yollar bulman gerekir. Kendini motive etmelisin. Ve senin için neyin işe yaradığını, o ateşi neyin harladığını aramalısın.

2. Eğer takım arkadaşlarını zorlayacaksan, takım arkadaşlarından daha fazla çalışmalısın.

Jordan, takım arkadaşlarını motive etmek isterken çok sert mi davranıyordu? Takım arkadaşları bu durumdan hoşnut muydu yoksa ondan nefret mi ediyorlardı?

Michael Jordan'a bu durum sorulduğunda sadece takım arkadaşlarını kazanmak için ihtiyaç duydukları motivasyonu sağlamak adına yapması gerekenleri yaptığını ve böylece takımın kazanabildiğini belirtiyor. Belki onlar için zordu, ama gerekliydi. Jordan'a göre takım arkadaşlarıyla arada bir alay etmeseydi ve onlara uygulama sırasında bir çift yumruk atmasaydı, Chicago Bulls altı şampiyonluk kazanamazdı.

Jordan, ''Benimle oynamak istiyorsanız, benim seviyeme çıkmalısınız. Bununla ilgilenmiyorsanız, başka bir yerde oynayın.'' Bu tavrıyla, takım arkadaşlarını konfor alanlarından çıkarıp onları daha iyi oyuncular haline getirdiğini savunuyor.

Takım arkadaşlarına gelince, çoğunlukla bu tavrın işe yaradığına katılıyorlar. Hepsi Jordan'ın herkesten daha çok çalıştığını kabul ediyor. Fakat bu hala Jordan'ın arkadaşlarına karşı kötü davranmadığı anlamına gelmiyor.

Burdan çıkarılması gereken bir ders varsa o da, senin ekip arkadaşlarına kötü davranış sergilemeden de motive edebileceğindir. Böyle bir tavır sergilemek yerine, çalıştığın yerdeki ekibine ilham vermek istiyorsan, canını dişine takarak çalışmalısın. Eğer takım arkadaşlarından yüksek kalitede iş ve inanılmaz bir çaba bekliyorsan, bu tür bir iş ortaya koymalı ve bu tür bir çaba göstermelisin. Zor bir iş talep ediyorsan, seninle başlayıp bitmelidir.

Jordan arkadaşlarına karşı belki daha iyi ve cesaret verici olabilirdi ama kimse liderliğinin işe yaramadığını söyleyemez.

3. Beceri, deneyim ve yetenek seni iyi yapabilir, ama ''harika'' olmak için başka bir şeye ihtiyacın var.

Eski Chicago Bulls muhabiri Mark Vancil Michael Jordan'ı neyin harika kıldığı hakkında şunları söylüyor:  “Çoğu insan anı yaşamak için yoga ve meditasyon gibi pek çok şey deniyor. Çünkü gelecek kaygısı, geçmişte yaşadıkları onları korkuya sürüklüyor. Michael ise bu konuda çok farklı ve gizemli. Sadece anda kalmayı bir şey yapmadan başarabiliyor. Ne geçmişte takılı kalıyor, ne de gelecek için kaygılanıyor. Sadece anı yaşıyor ve asla başka bir şeye kafasını vermiyor. Onun hediyesi de bu! Yüksek atlayabilmek, hızlı koşabilmek veya başarılı bir basketbolcu olması değil. Onu herkesn ayıran şey de buydu.”

Vancil'in bu sözlerinden anlayacağımız üzere, Jordan'ı başarılı kılan en büyük nedenlerden biri de anda kalmayı başarabilmesiydi. Bir oyun sırasında kendini tamamen oyuna veriyordu ve attığı basketlerden daha iyisini atabilmeye odaklanıyordu. Kafası başka bir yerde olmuyordu. Jordan'a göre, oyun zamanı geldiğinde, dünü veya yarını düşünmemeliydi. Aslında, o kendini bu şekilde motive ediyordu.

Ve bu belki de The Last Dance belgeselinin en önemli dersidir. Her şeyde başarılı olmak için sürekli seni körükleyen öz motivasyona ve başkalarının yardımına ihtiyacın var, ama sonuçta bu işi kendin yürütmen gerekiyor. Anda kalmak zorundasın! Yapılan hatalar üzerinde durma, alınmayan yolların ve geçmişin çıkmaz sokaklarının seni gitmen gereken yere götürmesini engellemesine izin verme. Ve ayrıca, gelecek kaygısının seni etkilemesine izin verememelisin.

Bir yolda ilerlemeye çalıştığında, bir sonraki işi, bir sonraki görevi, bir sonraki görüşmeyi, bir sonraki toplantıyı düşünemezsin. Odaklanman gereken şey; yaşadığın an! Uzun süreli başarı, verimli bir kariyer için bunu yapmalısın. Evet, plan yap ve hedefler belirle. Ancak çalışırken, sadece eldeki görev üzerinde çalış!

Toptalent Business School'un sunduğu Entrepreneurial Leadership eğitimine göz at.

En iyi yeteneklerin kariyer platformu toptalent.co'ya üye ol, Türkiye'nin ve dünyanın en iyi şirketlerinin iş, staj ve kariyer fırsatlarını keşfet.